GİRİŞ ve AMAÇ: Çalışmamızda iki merkezin acil servisine başvuran olası/kesin COVID-19 olgularının verilerini değerlendirerek kötü prognoz ilişkili
faktörleri belirlemeyi ve risk skorlama sistemi oluşturmayı amaçladık.
YÖNTEM ve GEREÇLER: Bu çalışma, COVID-19 olgularında geriye dönük olarak tasarlandı. Hastaların sosyodemografik verileri, şikayetleri, vital bulguları, laboratuvar bulguları, servis/yoğun bakım yatış durumu, ve ölüm varlığı analiz edilmiştir.
BULGULAR: Çalışmaya 436 hasta dahil edildi. Olguları kötü prognoz açısından iki gruba ayırdık kötü prognozla ilişkili faktörler değerlendirildiğinde; komorbidite varlığı (p=0.001), 50 yaş ve üzeri olmak (p<0.001), nefes darlığı semptomunun olması (p<0.001), oksijen satürasyon değerinin %95 altında olması (p<0.001), nötrofil sayısının 7x109/L–1 üzerinde olması (p=0.006), lenfosit sayısının 1.1×109/L–1 altında olması (p=0.020), Prokalsitonin düzeyinin 0.015 ng/mL ve üzerinde olması (p=0.001), D dimer değerinin 500 mg/L ve üzerinde olması (p=0.009) istatistiksel olarak anlamlı bulundu.
TARTIŞMA ve SONUÇ: Kapsamlı risk skorlama sistemimizi oluşturduk. Modelimiz sekiz parametreden oluşmaktadır. Kötü prognoza sahip hastaların puan ortalamaları diğer hastalara göre anlamlı derecede yüksekti. Oluşturduğumuz skorlama sisteminin prognoz ve tedavi stratejisinin belirlenmesinde kapsamlı, kolay uygulanabilir ve güvenilir bir yöntem olduğu düşünülmektedir.
INTRODUCTION: In our study, we aimed to determine the factors associated with poor outcome by evaluating the data of possible/definite Coronavirus 2019 (COVID-19) cases coming to the emergency department in two centers and to establish a risk scoring system.
METHODS: This study has been designed as a retrospective study performed on COVID-19 cases. Patients’ sociodemographic data, complaints, vital signs, laboratory parameters, service/intensive care admission status, and the presence of death were analyzed.
RESULTS: A total of 436 patients were included in the study. We divided the cases into two groups in terms of poor outcome. The factors associated with poor outcome such as the presence of comorbid disease (p=0.001), being 50 years and older (p<0.001), symptoms of shortness of breath (p<0.001), saturation value <95% (p<0.001), neutrophil count >7×109 L–1 (p=0.006), lymphocyte count <1.1×109 L–1 (p=0.020), procalcitonin value ≥0.015 ng/mL (p=0.001), D-dimer value ≥500 mg/L (p=0.009) were found to be statistically significant.
DISCUSSION AND CONCLUSION: The scoring system we have created is considered to be a comprehensive, easily applicable, and reliable method in determining the prognosis and the treatment strategy.