E-ISSN : 2587-1404
ISSN    : 2587-0998

Hızlı Arama




Multidisipliner Toraks Konseyinde Tartışılan Soliter Pulmoner Nodüllere Tanısal Yaklaşım [South Clin Ist Euras]
South Clin Ist Euras. 2023; 34(4): 295-300 | DOI: 10.14744/scie.2023.80269

Multidisipliner Toraks Konseyinde Tartışılan Soliter Pulmoner Nodüllere Tanısal Yaklaşım

Hasibe Çiğdem Erten1, Erdem Emre Gülşen2, Sevda Şener Cömert1, Nesrin Kıral1, Kadir Burak Özer3, Recep Demirhan1
1Sağlık Bilimleri Üniversitesi Kartal Dr. Lütfi Kırdar Şehir Hastanesi, İstanbul, Türkiye
2Doç. Dr. Mustafa Kalemli Tavşanlı Devlet Hastanesi, Kütahya, Türkiye
3Koç Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi, İstanbul, Türkiye

GİRİŞ ve AMAÇ: Soliter akciğer nodülü (SPN) yönetiminde ana hedef malign lezyonları benign lezyonlardan ayırabilmektir. Çalışmamızda malignite şüphesiyle multidisipliner akciğer kanseri konseyimizde (MAKK) tartışılan ve cerrahi tedavi kararı verilen SPN’lerin izlem sonuçları, malignite oranları ve malignite için risk faktörlerini değerlendirmeyi amaçladık.
YÖNTEM ve GEREÇLER: Prospektif olarak planlanan çalışmamıza MAKK’ye cerrahi girişim önerisi ile çıkardığımız ve konseyde değerlendirerek cerrahi tanı ve tedavi kararı verdiğimiz olgular dahil edildi. Olguların demografik özellikleri, nodül boyutu, radyolojik özellikleri, yerleşimi, Pozitron Emisyon Tomografisi bulguları, bronkoskopi ve endobronşial ultrasonografi yapılıp yapılmadığı ve sonuçları, cerrahi öncesi takip süresi, tanı için yapılan girişimler ve sonuçları, yapılan cerrahi metodu ve final tanı kayıt altına alındı.
BULGULAR: Çalışmamızdaki 33 olgunun 10’u (%30.3) kadın, 23’ü (%69.7) erkek; yaş ortalamaları 60.2±7.9 (min: 42; maks: 77) yıl idi. SPN’nin ortalama çapı 16.5±6.3 (min: 7; maks: 30) mm ölçüldü. Yerleşimlerine bakıldığında %72.7’sinin üst loblarda yerleştiği görüldü. Nodüllerin %75.8’i solid özellikte olup, %39.4’ü spiküler konturlu, %33.3’ü lobüle konturlu idi. Nodüllerin %87.9’unda kalsifikasyon yoktu. PET-CT incelemesinde nodüllerin ortalama SUVmaks değeri 6.05±6.01 (min: 0; maks: 22) olarak ölçüldü ve 21 (%63.6) olgunun mediastinal lenf bezlerinde FDG tutulumu yoktu. 27 (%81.8) olguya tanısız olarak cerrahi girişim kararı verilmişti. Olguların %69.7’sinde final tanı malignite idi. Final tanı ile nodülün kenar özellikleri ve SUVmaks değeri arasında istatistiksel olarak anlamlı bir ilişki saptandı (p=0.021, p=0.048).
TARTIŞMA ve SONUÇ: SPN erken evre primer akciğer kanserini temsil edebileceğinden SPN yönetiminde her hasta için risk faktörleri ve radyolojik özellikleri bireysel olarak değerlendirilmeli ve multidisipliner yaklaşımla karar alınmalıdır. Amaç, erken maligniteyi temsil eden nodülleri tespit ederken, hasta kaygısı ve kümülatif radyasyon maruziyeti dahil olmak üzere aşırı incelemenin sonuçlarını en aza indirmektir.

Anahtar Kelimeler: Anahtar Sözcükler: Benign, cerrah, malign, soliter pulmoner nodül.

Diagnostic Approach to Solitary Pulmonary Nodules Discussed in Multidisciplinary Lung Cancer Council

Hasibe Çiğdem Erten1, Erdem Emre Gülşen2, Sevda Şener Cömert1, Nesrin Kıral1, Kadir Burak Özer3, Recep Demirhan1
1University of Health Sciences Kartal Dr. Lütfi Kırdar City Hospital, İstanbul, Türkiye
2Associate Professor Mustafa Kalemli Tavsanli State Hospital, Kütahya, Türkiye
3Koç University Faculty of Medicine Hospital, İstanbul, Türkiye

INTRODUCTION: The primary goal in solitary pulmonary nodule (SPN) management is to distinguish malignant lesions from benign ones. In our study, we aimed to evaluate the follow-up results, malignancy rates, and risk factors for malignancy of SPNs, which were discussed in our multidisciplinary lung cancer council (MLCC) with suspicion of malignancy and decided for surgical treatment.
METHODS: Cases that were decided for surgical diagnosis and treatment after evaluation in the council were included in our study, which was planned prospectively. Demographic features, nodulsize, radiological features, location, Positron Emission Tomography (PET) findings, whether bronchoscopy and endobronchial ultrasonography were performed and their results, duration of follow-up before surgery, interventions and their results made for diagnosis, surgical method performed, and the final diagnosis were recorded. Chi-square and Mann–Whitney U tests were used in statistical analysis.
RESULTS: Of the 33 cases in our study, 10 (30.3%) were female and 23 (69.7%) were male; the average age was 60.2±7.9 (min: 42;max: 77) years. The average diameter of SPN was measured as 16.5±6.3 (min: 7; max: 30) mm. When looking at their locations, it was seen that 72.7% were located in the upper lobes. 75.8% of the nodules were solid in character, 39.4% had spiculated contours, and 33.3% had lobulated contours. There was no calcification in 87.9% of the nodules. In the PET computed tomography examination, the average SUVmax value of nodules was measured as 6.05±6.01 (min: 0; max: 22), and there was no FDG uptake in the mediastinal lymph nodes of 21 (63.6%) cases. Surgical intervention was decided in 27 (81.8%) cases without a diagnosis. The final diagnosis was malignancy in 69.7% of cases. A statistically significant correlation was found between the final diagnosis and the edge features of the nodule and the SUVmax value (p=0.021, p=0.048, respectively).
DISCUSSION AND CONCLUSION: Since SPN can represent early-stage primary lung cancer, risk factors and radiological features for each patient in SPN management should be individually assessed, and decisions should be made with a multidisciplinary approach. The aim is to minimize the outcomes of over-investigation, including patient anxiety and cumulative radiation exposure, while identifying nodules representing early malignancy.

Keywords: Benign, malignant, solitary pulmonary nodule, surgery.

Sorumlu Yazar: Hasibe Çiğdem Erten, Türkiye
Makale Dili: İngilizce
×
APA
NLM
AMA
MLA
Chicago
Kopyalandı!
ATIF KOPYALA
LookUs & Online Makale