GİRİŞ ve AMAÇ: Meme kanseri kadınlarda görülen en sık kanserdir. Meme kanserlerinde REG1A ek-spresyonuna ilişkin literatürler sınırlı sayıdadır. Bizim çalışmamız meme kanserlerinde klinik davranış ve hastalıksız sağkalımı etkileyebilecek prognostik faktörler ile Kİ67 ve REG1A ekspresyonunun ilişkisini belirlemeyi amaçlamıştır.
YÖNTEM ve GEREÇLER: Çalışmamıza 2007–2011 yılları arasında Kartal Eğitim ve Araştırma Hastanesi patoloji bölümünde meme kanseri tanısı almış ve onkoloji kliniğinde takip edilen hastalar dahil edilmiştir. Hasta kayıtları, onkoloji dosyaları, patoloji lamları ve parafin bloklar gözden geçirilmiş ve değerlendirilmiştir. Daha sonra en uygun bloklar immünhistokimyasal çalışma için seçilmiştir.
BULGULAR: Çalışmamızda 104 primer meme kanseri içemektedir. Hastaların yası 24–95 arasında değişmekte olup ortalama yaş 53.9±14.8 saptanmıştır. Tüm hastalar kadındır. Meme kanserinde REG1A ekspresyonu ile; vasküler invazyon, histolojik grede, metastaz, ER, PR, c-erbB2 arasında anlamlı bir ilişiki vardı. Aynı zamanda; meme kanserinde Ki67 ekspresyonu ile; tümör boyutu, vasküler invazyon, metastaz, ER, PR, c-erbB2 arasında anlamlı bir ilişki vardı.
TARTIŞMA ve SONUÇ: Sonuç olarak yeni prognostik parametrelere karar verilirken REG1A ekspresyonu prognozu belirlemede yeni tedavi stratejilerinin geliştirilmesinde rol oynayabilir.
INTRODUCTION: Invasive breast carcinoma is the most common cancer in women. Literature data on REG1A expression in breast carcinoma was limited. Our study aimed to investigate the relationship between REG1A and Ki67 expressions with prognostic factors that might affect clinical behaviour and disease-free survival in invasive breast carcinomas.
METHODS: Patients diagnosed with invasive breast carcinoma at the Dr. Lütfi Kirdar Kartal Training and Research Hospital Pathology Clinic and followed up in the Oncology Clinic between 2007–2011 were included in our study. Patient records, oncology files, all pathological slides, paraffin blocks were examined are and evaluated. The most appropriate blocks were then selected for immunohistochemical analysis.
RESULTS: Our study included 104 cases of primary invasive breast carcinoma. The age of patients ranged between 24–95, and the mean age was 53.9±14.8. All cases were female. There was a statistically significant correlation between vascular invasion, histological grade, metastasis, ER, PR, c-erbB2 and REG1A exspression in breast carcinoma. In addition, there was a statistically significant correlation between tumor size, vascular invasion, metastasis, ER, PR, c-erbB2 and Ki67 exspression in breast carcinoma.
DISCUSSION AND CONCLUSION: In conclusion, identifying new prognostic parameters, one of which is REG1A, might have a role in the prediction of prognosis and development of new treatment strategies.